yıldız tarihi 2015.12.14




‘’Dünyaya alışamadım
Kuru güller gibi yersiz ve inceydim biraz
Hep bunu duydum bunu yaşadım’’

Aidiyetsizliğimin temel nedenlerden biridir kırılgan varlığım. Diğerlerinden daha çok önem veririm inceliklere, geniş çıkarımlar yapar kırılıveririm bu özensizlikten. Bu özelliğimin bir ayrıcalık değil hastalık olduğunu idrak ederim de yine de değiştiremem. Hayatıma giren adamların hikayesi de genellikle burada başlar ve son bulur. Başlarda ne kadar narin olduğuma gelen övgüler zaman içinde yerini küçük şeylere takılmamdan gelen bıkkınlığa bırakır. Centilmen baylar vardır, onlar ima ederler. Bense kasketimi eğip geldiğim yere dönerim. Üstüm başım boya içinde kalır, kalın fırçalarla çizilmiştir üstelik. Susar ve niyetler okurum, ikna edemem kendimi. Benim kırılacak bir yerim kalmayıncaya kadar yahut onların tahammülü kadar sürer gider bu döngü. 


‘’Kendi kendine çekilmez oluyor ömrüm
Her insanın ayrı ayrı yaşayabilsem kaderinde
Diyarı gurbette kanlı bir aşk
Bahtsız bir çocukluk uzak köylerin birinde
En uzak beyazlar,
En yakın ikindilerde, duygulu
Ve bir sahil meyhanesinde bir akşam
İçip içip ağlasam…''

                                                                                             Turgut Uyar